Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Aleyna Çakır cinayetinin baş şüphelisi Ümitcan Uygun hakkında "Kadın döver, milliyetçi geçinir ama Türkçe bilmez. Arkalanıp kollanacağına dair güçlü bir inancı vardır, artık kimler şımartıyorsa. Var böyle tipler. Ümitcan Uygun denilen yaratık yalnız değildir" ifadelerini kullandı.
Sosyal medyada paylaştığı videoda canlı yayında uyuşturucu kullanan Aleyna Çakır cinayetinin baş şüphelisi Ümitcan Uygun, halkı uyuşturucuya özendirmek suçundan gözaltına alınmasıyla yeniden gündem oldu. Bunun üzerine şahsı köşesine taşıyan Ahmet Hakan, yazısında,"Ümitcan diye bir tipleme. Kadın döver. Hem de öldüresiye döver. Kendisinden daha güçsüz karşısında dayılanır. Silah gösterme diye bir merakı vardır. Kendisini ifade etmekten acizdir. Milliyetçi geçinir ama Türkçe bilmez. Uyuşturucu kullanır. Kullandığı uyuşturucuyu marifet gibi cümle aleme gösterir. Arkalanıp kollanacağına dair güçlü bir inancı vardır. Bir şımartılma ürünüdür, artık kimler şımartıyorsa... Şımarıklığı toplumsal sorun haline gelir. Var böyle tipler. Var. Gerçekten var. Kısacası, Ümitcan Uygun denilen yaratık yalnız değildir." dedi.
x
Yazısında gündeme ilişkin birçok konuya da yer veren Hakan'ın bugünlü yazısının içeriği şöyle:
"WhatsApp’tan neden kolay kolay çıkamam?
Dadanmacı bir kişilik olduğum için tiryakisi olduğum bir şeyi hemen terk edemediğimden...
- Sanki ben orayı terk edince... Herkes orada kalacak ve arkamdan konuşacakmış gibi düşündüğümden...
- Yeni yerlere ısınma sürecinin üzerimde yarattığı ağır tedirginlik ve yoğun stresten korkuyor olmamdan...
- İçinde bulunduğum grupların “Çıkalım mı, çıkmayalım mı” konusunda yaptıkları tartışmadan fena halde sıkıldığımdan...
İLK KİM?
WHATSAPP’tan Telegram’a yönelişi...
İlk kim “Kavimler Göçü” diye niteledi?
Ben yıllardır burada...
“Kavimler Göçü” sözünü denk getirip de cümle içinde kurmak için yanıp tutuşurken...
‘AZİZLER’ FİLMİNE DAİR SÖYLEYECEKLERİM VAR
- İlk sözüm Haluk Bilginer’e: Haluk Bey! Haluk Bey! Biraz daha seçici olur musunuz lütfen? Siz bir devsiniz. Size yakışmıyor bu tür filmler.
- Filmde yapılan tüm espriler için sadece şunu söyleyebilirim: Hepsi zorlama, hepsi yavan, hepsi kasık. Yüzümde tek bir kas bile oynamadı.
- “Bu da bir şeyi beğenmiyor” diyeceksiniz şimdi... Yemin ederim beğenmek için elimden geleni fazlasıyla yaptım.
- Ertuğrul Özkök’ün coşkuyla selamladığı küçük çocuğun canlandırdığı karakter de olmamış maalesef... “İnandırıcılıktan uzak, banal bir sevimsizlik” deyip bırakıyorum.
- Engin Günaydın, Binnur Kaya... Sevdiğim oyuncular listesinin en tepesindeler. Fakat kötü senaryoyu, kötü filmi iyi oyuncular kurtaramıyor. Bknz: 9 Kere Leyla.
DEMOKRAT PARTİ’YLE İLGİLİ BİR ÖZÜR
DEMOKRAT Parti’nin millet ittifakından ayrıldığını yazmıştım dün. Biraz da kesin bir dille...
Ama ayrılmamışlar. Genel başkan Gültekin Uysal’ın açıklamalarını dinledim. “Millet ittifakındayız” diyor.
Düzeltir, büyük bir mahcubiyet içinde özür dilerim.
- NOT: Tam bunları yazmıştım ki... Telefonum acı acı çaldı. Açtım: Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal... Selam kelamdan sonra hemen “Tam ben de şöyle bir şey yazmıştım ki aradınız” dedim. O da sözü hiç uzatmadan “Hah, tamam, ben de onu söyleyecektim” dedi. Bu arada bu spekülasyonun çıkma nedenleri üzerine de konuştuk. Gültekin Uysal, bu konuda şunları söyledi: “Siyasal sınırlar kadastro alanı gibi bölünmüş. Biz PKK’dan evlatlarını isteyen Diyarbakır Anneleri’ne gittik. Orası sadece belli bir siyasi anlayışın tekelinde görüldüğü için bu tür spekülasyonlar çıkıyor. Biz merkez sağız. Milletin en geniş anlamdaki duyarlılığını savunuyoruz.”
ÜMİTCAN DİYE BİR TİPLEME
- Kadın döver. Hem de öldüresiye döver.
- Kendisinden daha güçsüz karşısında dayılanır.
- Silah gösterme diye bir merakı vardır.
- Kendisini ifade etmekten acizdir.
- Milliyetçi geçinir ama Türkçe bilmez.
- Uyuşturucu kullanır.
- Kullandığı uyuşturucuyu marifet gibi cümle âleme gösterir.
- Arkalanıp kollanacağına dair güçlü bir inancı vardır.
- Bir şımartılma ürünüdür, artık kimler şımartıyorsa..
- Şımarıklığı toplumsal sorun haline gelir.
Var böyle tipler.
Var.
Gerçekten var.
Kısacası...
Ümitcan Uygun denilen yaratık yalnız değildir.
AGAMEMNON
İZMİR’de geçici bir iskeleye “Agamemnon” adı verilmiş.
İtirazlar var.
Bazıları...
“Başka isim mi bulamadınız? Yunan kralının adını nasıl olur da İzmir’de bir iskeleye verirsiniz?” diyor.
Bazıları da...
İstanbul’u işgal eden İngiliz gemisinin adı Agamemnon olduğunu hatırlatıp “Olmaz böyle şey” diyor.
Peki İzmir belediyesi ne diyor?
Dedikleri şunlar:
- Biz tarihi Pasaport İskelesi’nin adını değiştirmedik, değiştirmeyeceğiz.
- Pasaport İskelesi tadilata alınmıştır.
- Urla’dan geçici yüzer bir iskele getirilmiştir.
- O geçici yüzer iskelenin adı “Agamemnon”dur.
- Bu isimle 2017’de yapılan iskelenin Tunç Soyer’le bir ilgisi yoktur.
- Geçici iskele, birkaç gün sonra Urla’daki yerini alacaktır.
- Yüzer iskele, adını Balçova’daki tarihi Agamemnon Kaplıcaları’ndan alır.
Ben en iyisi bu akşam...
“Truva” filmini izleyeyim.
Oradaki “Agamemnon”, bizim günlük siyasi tartışmalarımızın içinde debelenen “Agamemnon”dan çok daha ilgi çekici..."
