Murat Türkyılmaz

Murat Türkyılmaz

HA GAYRET KARDEŞİM!

 

Bugün günlerden iki kasım 2015,

hava bulutlu,

sokaklar tenha,

bakışlar tedirgin,

manşetler can sıkıcı,

televizyonda çok bilmiş adamlar dolar-euro paritesini ve deveülasyon ihtimalini konuşuyorlar,

koalisyon kurulur ama uzun ömürlü olmaz,

bir yıl sonra yine seçim var ufukta,

zor günler bizi bekliyor diyor bir gazeteci, çok yazık, Türkiye, bu siyasi krizle uzun yıllar baş etmek zorunda kalacak diyor bir diğeri.

açılan sandık %95, tek başına iktidar için yedi vekil daha gerekli ama imkansız,

sokağı süpüren işçi bugün biraz isteksiz gibi sanki, elleri güçsüz ve başı önde,

kapı çalınıyor, gelen, marketin çırağı delikanlı, elime ekmeği tutuştururken gözlerime bakıyor, sesinde güçlü bir endişe var,

-şimdi ne olacak abi?

-hayırlısı kardeşim hayırlısı. Zor zamanların en güçlü sığınağı, “hayırlısı”.

yine kasım ayıydı, 3 Kasım 2002,

yazar kasaların, anayasa kitapçıklarının fırlatıldığı, bankaların iflas ettiği,

umut denilen en güçlü yanımızın yara aldığı günlerden sonra güneş yüzünü göstermiş, umut yeniden ısıtmaya başlamıştı içimizi,

bittik dediğimiz anda yeniden başlıyor olmanın tatlı heyecanı sarmıştı tüm insanları,

gözler ışıldıyor,

güçlü ve kararlı bir irade sahne alıyordu,

umut ve irade uzun bir adamda vücut bulmuştu,

güzel günlerdi ama bugün…!

bugün günlerden iki kasım,

Hava puslu, çakallar ayyuka çıkmış,

batı medyası keyiften şarjör boşaltıyor :

“Evet, Türkiye dağılıyor, artık kriz daha da derinleşecek”,

“Türkiye artık oyundan düştü”,

“Yeni Türkiye bitti Yaşasın Eski Türkiye”,

“Abdülhamit’in torunları kaybetti.”

-taksici soruyor; kredi faizleri artar mı abi ? Oğlana yeni düğün yaptık, evin taksitleri de var,

-oy kullandın mı kaptan?

- “ya sorma yeni eve geçince adresi bildirmedik, 5 seçmen var bizim evde kimse kullanamadı, çok pişmanız ama kısmet işte, gerçi kısmet değil ihmal bizimkisi” diyor kısık bir sesle.

…………………..

Bugün günlerden 26 Ekim kardeşim,

1 Kasım’a daha 5 gün var,

Her güne “1” oy yaz hesabına,

Bir kapı çal,

Bir telefon aç,

Bir esnaf arkadaşına çaya git,

Bir dostuna nazını geçir,

Sadece bir oy’un değil,

çorbada tuzun da olsun.

Bu şarkı burada bitmesin…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KATMAK İÇİN TIKLAYIN