Strateji Geliştirme Daire Başkanı Halil Afşarata, "70 milyon alt yapı finansmanının bir an önce imzalanmasını temenni ediyoruz. Ayrıca özellikle doğu illerimizde alt yapının yanı sıra üst yapı ihtiyacı da var. Sadece alt yapı yapmak yetmiyor, üst yapıya da kaynak aktarmak önemli. Bu kapsamda ikinci 3 milyar için tahsis çalışmalarımız bitmek üzere" dedi.
Avrupa Birliği tarafından mali olarak desteklenen ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından uygulanan "Suriye Krizine yanıt olarak Türkiye'de Dayanıklılık" projesinin resmi açılışı başkent Ankara'da gerçekleştirildi. Projeden yaklaşık 55 bin Suriyeli mülteci ve ev sahibi toplum mensubunun faydalanması hedefleniyor.
Programın açılış konuşmasını yapan Strateji Geliştirme Daire Başkanı Halil Afşarata, Türkiye'de yaklaşık 4 milyon civarında mülteci olduğunu belirtti. Projenin önemine değinen Afşarata, dil eğitimi, alt yapı ve istihdam olmak üzere üç anabileşenden oluştuğunu aktardı. Afşarata, "Alt yapı konusunda 2015 yılından beri alt yapıda 1 TL dahi misafirlerimize yansıtamadık. Bu anlamda ilk kez alt yapıya gidilmesi önemli. 70 milyon alt yapı finansmanının da bir an önce imzalanmasını temenni ediyoruz. Ayrıca özellikle doğu illerimizde alt yapının yanı sıra üst yapı ihtiyacı da var. Sadece alt yapı yapmak yetmiyor, üst yapıya da kaynak aktarmak önemli. Bu kapsamda ikinci 3 milyar için tahsis çalışmalarımız bitmek üzere. Bu projenin bir diğer önemi de Sanayi Bakanlığımızın içinde olması. Projenin uygulanmasında BM çok önemli fakat AB'nin bazı kuruluşları da var, bunların seçiminde Türkiye'yi tanıyan kuruluşları seçme yönünde duyarlı olmak zorundayız. 4 milyon insana örneğin şuanda sabah kahvaltısını vermek zorundayız. Bu uluslararası kuruluşların seçiminin dikkate alınacağını da biliyoruz" şeklinde konuştu.
"200 milyon euro'luk bir kaynak ayırdık"
Programda konuşan AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger ise İdlib'in de kontrolden çıkması noktasında, Türkiye'nin kabiliyetli diplomasisi neticesinde bir başka insani krizin de engellenmiş olduğunu söyledi. Berger, Türkiye'de bulunan Suriyelilerin yarıya yakınının çalışma yaşında ve iş gücü piyasasına katkıda bulunacak kimseler olduğuna dikkat çekerek, "Projenin amaçlarından birisi bu mültecilere kendi hayatlarını idame edecek, geçimlerini sağlayacak imkanları sunmaktır. Bu projenin ulaşmak istediği hedef bu mültecilere doğru ortamı sağlamak ve topluma katkı verebilecek bireyler haline getirmektir. Bu nedenle hükümet ve yerel kuruluşları desteklemeliyiz" dedi.
Sosyoekonomik gelişmelerin altını çizen Berger, "Bu alana 200 milyon euro'luk bir kaynak ayırdık. Burada sadece mültecilere para verilmesi önemli değil, bu para yerel ekonomiye de destek vermektedir" ifadelerini kaydetti. Berger, bu konuda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın da katkıları olduğunu dile getirdi.
Programda Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mücahit Demirtaş, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Reha Denemeç, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, BM Türkiye Mukim Koordinatörü ve BM Kalkınma Programı Mukim Temsilcisi Irena Vojkov-Sollorano, BM Kalkınma Programı Ülke Direktörü Claudio Tomasi de yer aldı. Konuşmaların ardından Türk Kızılay Derneği ile BM Kalkınma Programı Türkiye Ofisi arasında Sorumlu Taraf Anlaşması protokol metni imzalandı.
