Almanya'daki Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel'i "PKK terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, sanık hakkında "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama" ile "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlarından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, "PKK/KCK silahlı terör örgütünün propagandasını yapmak" suçundan 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezasına çarptırılan Deniz Yücel hakkında, mahkeme heyeti tarafından suç duyurusunda bulunuldu.
DENİZ YÜCEL HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Heyet, sanık Yücel'in 6 Kasım 2016 tarihli yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın fotoğrafı ve arkasında da Türk bayrağı olan fotoğrafının üstüne "darbeci" şeklinde başlık atmak gerekçesiyle gerçekleştirdiği eylemden dolayı "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan gereğinin yapılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.
Ayrıca Deniz yücel'in, 26 ve 27 Ekim 2016'daki yazılarında Osmanlı devleti dönemindeki olaylarla ilgili "Ermenilere yapılan soykırım" şeklindeki beyanları ile yurt dışı istinabe (başka bir ülkeden alınan adli yardım) kuralları çerçevesinde talimat yoluyla alınan savunmasındaki ifadelerini birlikte değerlendiren heyet, Yücel'in bu beyanlarının "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama" suçunu oluşturduğunu vurguladı.
Heyet, bu nedenlerle Yücel hakkında, "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama" suçu yönünden de gereğinin yapılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
ÖNCESİNDE NE OLMUŞTU?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, sanık Deniz Yücel'in muhabir olarak görev yaptığı Die Welt gazetesinde, farklı tarihteki haber ve yazılarında, "silahlı terör örgütleri PKK ve FETÖ propagandası yapma ile halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlarını işlediği belirtilmişti.İddianamede, Yücel'in, "terör örgütü propagandası yapmak" ve "halkın bir kesimini diğer bir kesimine yönelik olarak kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçlarından 4 yıldan 18 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.
Yücel, soruşturma kapsamında 27 Şubat 2017'de tutuklanmıştı. İddianameyi kabul eden İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Şubat 2018'de hazırladığı tensiple Yücel'in tahliyesine karar vermişti.
Deniz Yücel, aynı gün akşam saatlerinde Almanya'nın İstanbul Başkonsolosluğu'na ait araçla geldiği Atatürk Havalimanı'ndan özel uçakla Almanya'ya gitmişti.
Davanın 13 Şubat 2020'de yapılan duruşmasında ise cumhuriyet savcısı tarafından açıklanan esasa ilişkin mütalaada, sanık Deniz Yücel'in terör örgütü PKK ve örgüt mensuplarını övecek, terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek ve bu yönteme başvurmayı teşvik edecek nitelikte eylemleri olduğu anlatılmıştı.
Yücel'in "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 2 yıl 3 aydan 11 yıl 3 aya, "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen mütalaada, "FETÖ/PDY propagandası yapmak" suçunun maddi unsurları oluşmadığı için bu suçtan beraatine karar verilmesi talep edilmişti.
