Abdullah Yadigar

Abdullah Yadigar

Koronavirüsün Götürdükleri

Pandemi kavramının ne anlama geldiğini sorguladığımızda; dünya düzeyinde geniş bir alanda etkisini gösteren salgın hastalık anlamında kullanıldığını görüyoruz.

 Son bir yıldır aşina olduğumuz bazı kelimeler gündelik hayatımıza girdi. Pandemi, bulaş, filyasyon, entübe ve immün sistemi gibi.

Elbette Tıp bilimiyle uğraşanlar bunları biliyor ve kullanıyorlardı. Ancak halkımız arasında günlük dile girmesi yeni oldu.

Eskiden 60’lı 70’li yılları hatırladığımda, radyo ajanslarından/haberlerinden Kolera salgını var, Grip salgını geliyor, Aids salgını var şeklinde duyardık. Halk dilinde de öyle kullanılırdı.

Bir yıldır dilden düşmeyen, deyim yerinde ise dile de bulaşan bu pandemi (covid 19) nasıl bir virüstür ki; Koronavirüs ilk olarak Çin'in Hubey eyaletine bağlı Vuhan kentinde 12 Aralık’ta tespit edildi.

Vuhan Belediyesi Sağlık Komisyonu, 31 Aralık’ta kentteki Huanan Deniz Ürünleri Pazarı ile teması bulunan 27 kişide daha “gizemli hastalığın” görüldüğünü açıkladı.

7 Ocak'ta Dünya Sağlık Örgütü, hastalığın Sars olmadığını fakat yeni tip bir koronavirüsten kaynaklandığını açıkladı. Yarasalardaki bir betakoronavirüsün insana geçerken mutasyona uğramış hali olan yeni tip korona virüse ‘’2019-nCov’’ adı verildi.

Çinli bilim insanları da 9 Ocak’ta söz konusu ‘’gizemli hastalığı’’ yeni tip koronavirüs olarak tanımladı.

O günlerde Çin’den gelen bazı görüntülerde, insanlar sokaklarda yürürken bir anda yere düşüyor. Acil olarak hastanelere kaldırılıyor ve akabinde de ölüyordu.

Temmuz ayı sonu itibariyle Çin’den bu tür haber ve görüntülerin aksine her şey normale dönmüş vaziyette, hiçbir vaka haberi verilmiyor. Şu anda da Çin'den hiç virüs haberleri gelmiyor.

Koronavirüsü Dünya’ya bulaştıran Çin, aşısız olarak virüsü yenen de Çin! 2020 sonu itibariyle de Dünyaya aşı ihraç edip satmaya başlayan yine Çin!

Dünyadan bir ses gelmiyor, kaynağı Çin’de olan bu hastalığı nasıl kuruttunuz? Hastalık Çin’den ihraç oldu, tüm insanlık hala virüsle mücadele ederken Çin bu salgını nasıl yendi?

Mart-Nisan aylarında ABD Çin’e hitaben sert çıkışlar yaptı. Bir daha ardı gelmedi. Onlarda kendi derdine düştü. Virüsle hala mücadele ediyorlar.

Salgın tüm Dünya ülkelerini tehdit ederken, bizim ülkemizi de etkiledi. Devletimiz ve Sağlık Bakanlığımız cansiperane salgınla mücadele ederken, bazı insanların tedbirlere duyarsız kalması ülkemizde salgını tırmandırdı.

Yaz aylarında biraz yavaşlayan salgının hızı, Ekim ayından itibaren yükselişe geçti. Bu durum ise bir takım kısıtlamaları getirdi. 20 Kasım da başlayan önlemler, bu hafta ek ilave tedbirlerle yeni bir safhaya girdi.

2020 Yılını tamamen kapsayan bu pandemi tüm ülkeleri ekonomik, siyasi, sosyal ve ticari yönden derin bir şekilde etkiledi.

Her kriz döneminde menfaat ve çıkar devşirenler olduğu gibi, pandemi döneminde de krizi ranta çevirenler oldu.

Malum küresel güçler bundan ilk payını alanlar oldu. Altın ve dövizin fırlaması elbette küresel güçlerin işine yaradı. Salgın döneminde, masa başında kazanç! elde ettiler.

Ülke içinde de bazı vicdansızlar, krizi ranta çevirme yolunu seçtiler. Salgının başlangıç haftalarında dezenfektan ürünleri, maske, kolonya gibi ürünleri fahiş fiyattan satmaya başladılar.

Daha sonra hepimizin müşahede ettiğimiz patates ve soğan stokları, yüksek fiyatla piyasaya sürmelerini takiben pek çok market ürünleri, gıda maddeleri zamlı satışa başlandı.

Yine marketlerde satılan pek çok paket gıda maddelerinin, ekmek dahil gramajları düşürülerek satışa sunulmakta olduğunu televizyon haberlerinden izlemekteyiz. Elbette yetkili birimler bu tür girişimlere karşı harekete geçmiştir ama nereye kadar?

Pandemi, sosyal hayatımızı da derinden etkiledi. Düğünlerimiz, nişan merasimlerimiz ve cenaze işlemlerimiz mecburen kısıtlı şartlarda yapılıyor.

Aile içi münasebetlerimiz, akraba ve komşu ilişkilerimiz derinden etkilendi. Öyle ki; aileler çocukları ve torunlarına hasret kaldı. İlişkiler tamamen dijital ortama, telefon, internet gibi araçlarla kurulmaya başlandı.

Devletimizin aldığı tedbirlere uyarak, önümüzdeki aylarda ülkemize gelecek aşıların geniş halk kitlelerine ulaşmasıyla birlikte, dileriz bu salgından tez zamanda kurtuluruz. Allah ülkemizi ve insanlığı bu musibetten kurtarsın.

   Abdullah YADİGAR-02/12/2020

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KATMAK İÇİN TIKLAYIN