Sağlıksız Beslenme kör olma riskini arttırıyor!

Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabet hastalığına yakalanma riskinin, yemek kültürüyle orantılı olduğunu, sağlıksız beslenmenin hastalığı tetiklediği yönündedir.

Diyabet, gözün arka bölümünde görme işleminde çok önemli bir yeri olan retina tabakasındaki (ağ tabaka) damarlara hasar verir. Retina damarlarında oluşan hasar, makulada (görme merkezi) ödeme(su toplaması) yol açarak yavaş ve ilerleyici bir şekilde görmeyi azaltır ve göz içersine kanama yaparak ani görme kayıplarına yol açar. Sonuçta ciddi görme kayıplarına yol açabilir.

Yaşa bağlı sarı nokta hastalığı (makula dejeneransı), ileri yaşta görme kaybına en sık yol açan hastalıklardan biridir. Gözün retina (sinir) tabakasındaki sarı nokta, net görmemizi sağlayan bölgedir. Bu bölgedeki problemler, görme kaybına yol açıyor. Sarı nokta hastalığının nedenleri arasında sağlıksız beslenme yer alır
Sağlıklı gözlerin öncelikle sağlıklı bir vücuda ve dengeli beslenmeye ihtiyacı vardır. Gözlerimiz, bir kamera gibi görüntüyü alır ve beyine gönderir. Bu iletişim için gözler yoğun sinir ve damar ağına sahiptir ve doğrudan beyin ile bağlantılıdır.

Araştırmalar da doğru beslenme ile gözümüzü birçok hastalığa karşı koruyacağımızı, hatta hastalıkların ilerlemesini yavaşlatabileceğimizi ortaya koyuyor.

Göz sağlığını koruyan besinler;
 Göz sağlığı için büyük önem taşıyan vitaminlerin başında ise A, E, C ve B2 vitaminleri, Omega 3 ve 6 yağ asitleri ile çinko, magnezyum gibi minarelerde göz sağlığı için oldukça önemlidir.
Yaşlılarda diyete antioksidan vitaminlerin (Vitamin E, C ve Beta Karoten) ilave edilmesi yaşlılığa bağlı katarakt riskini azalttığı bildirilmektedir
 Yapılan çalışmalarda hızlı gelişen ve diğer gözde de oluşma ihtimali bulunan makula  dejenerayonunda ilerlemenin; günlük olarak yeterli miktarda antioksidan, Omega3 ve Luteinin alınabilmesi ile % 30 oranında azaldığı görülmüştür.
Gece körlüğüne karşı; A vitamini
Göz sağlığı için en önemli vitaminlerden biri olan A Vitamini gözün gece görüşünü kuvvetlendiriyor. A vitamini rodopsin denilen ve ışıkları algılayan proteinlerle birleşerek gece daha iyi görmeye yardımcı olur
 A vitamini, yetersiz alındığında gözün üç bölümünü birden etkilenir; retina, konjontiva ve kornea. Retinadaki rod hücreleri A vitamini yetersizliğine karşı hassastır. Dolayısıyla görme etkilenir. Yetersizliğin devamı konjonktiva ve korneada kuruluğa “ kserosiz” neden olur. Konjonktival kuruma “ Bitot lekesi” ile beraber görülür. Antioksidan vitamin olan A vitamininin yeterli alımı katarakt riskini azaltır. A vitamini eksikliğinin gözün bölümlerinde kuruluğa neden olarak görmeyi olumsuz etkiliyor.
A vitamini ‘ retinol’ olarak hayvansal besinlerden alınabilir. Bazı bitkisel besinler ise ‘karotenoidler’ olarak bilinen bileşimleri içermektedir. ve bu bileşenler vücut tarafından A vitaminine dönüştürülebilmektedir
A vitamini içeren hayvansal besinler; Balık yağı, yumurta, süt ve süt ürünleri, karaciğer.
Bitkisel besinler ise; Havuç, ıspanak, lahana, brokoli, biber, koyu yeşil sebzeler, portakal, kayısı, mandalina.
Göz yorgunluğuna karşı; B2 ( Riboflavin)vitamini
Göz sağlığı için gerekli olan B2 vitamini, göz yorgunluğunu azaltıyor ve gözde katarakt oluşumunu önlüyor. B2 vitamini eksikliğinin gözlerde yanma, kaşıntı, ışığa karşı hassasiyet ve kornea hastalıkları gibi göz rahatsızlıklarına neden olabilir.
B2 vitamininden zengin besinler; Karaciğer, badem, yoğurt, peynir, sığır ve kuzu eti,  ıspanak, deniz ürünleri, yağlı balık,  yumurta, susam

Ratina’ yı korumada; E vitamini
E vitamini Alfa- tokoferol tipi bir antioksidandır. Vücutta çeşitli nedenlerle oluşan zararlı oksijen ürünlerini yok eder. Bu da tüm vücut hücrelerinizi ve gözlerimizin hasar görmekten korur. E vitamini yaşa bağlı göz hastalıkların engellenmesinde ya da yavaşlatılmasını yardımcı olur. Yapılan çalışmalar E vitamininin kataraktı önlemede de etkili olabileceğini göstermektedir.
Ayçiçek yağı, zeytinyağı, ceviz, tereyağı, kırmızı et,  avokado, brokoli, yeşil yapraklı sebzeler, mango, kivi E vitamini bakımından zengin olup sarı nokta hastalığı ve kataraktı önlemede birebir.
Diyabetik Retinopatiye karşı; C vitamini
 Yeterli miktarda alınan C vitamin diyabet hastalarının gözlerini zararlı maddelerden  uzak tutuyor.  C vitamini hücredeki sorbitol denen şekeri arttırarak yüksek kan şekerinin yan etkisini önler. Ayrıca, C Vitamini şeker hastalığının sinirler ve damarlar üzerindeki olumsuz etkilerini ve bırakacağı hasarı önler. C vitamini diyabetik retinopatiye karşı da koruma sağlar. C vitamini bir antioksidan olarak B karoten  ve E vitamini ile benzer yolları izleyerek vücudumuzu zararlı maddelerden korur. C vitamininin en önemli farkı vücut sıvılarında serbest radikallere karşı savaşmasıdır. Yağ dokusunda aynı etkiyi göstermez fakat suda çözünebildiği için vücudumuzda farklı bölgelere koruyucu etki gösterebilme yeteneğine sahip olmaktadır. C vitamininden en zengin kaynakları;  yeşil sebzeler turunçgiller, çilek, domates, kuşburnu, limon, yeşilbiber

Göz kuruluğunu önlemede ; Omega -3 ve Omega 6 yağ asitleri
Retina gelişimi açısından önemli bir yapı taşı olan Omega-3 yağ asitleri göz kuruluğunu en aza indirirken makula dejenerasyonu nu erken evrede korumaya yardımcı oluyor. Beyin ve göz sinirlerinin gelişiminde büyük önem taşıyan omega 3 ve 6 yağ asitlerinin göz kuruluğunu azaltmada da büyük oranda yardımcı olduğunu belirtiyor. Balık, keten tohumu ve ceviz Omega-3; mısırözü, soya ve ayçiçeği yağında da bol miktarda omega-6 yağ asitleri bulunmaktadır.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KATMAK İÇİN TIKLAYIN