İbrahim Şahin

İbrahim Şahin

Seçmen aslında ne mesaj verdi

Her seçim sonrası klasiktir seçim analizleri yapılır, seçmenin oy tercihlerinin ne anlama geldiği analiz edilir,  başlığı da “seçmen bu seçimde ne mesaj verdi “ diye atılır.  Ve ardından  seçmenin verdiği mesajlar sıralanır. Bende bu başlık altında seçmenin 1 Kasım seçimlerinde ne mesaj verdiğini analiz etmek istiyorum.

Bence 1 Kasım’da tekrarlanan seçimde, seçmen  iki net mesaj vermiş oldu!

 Birincisi istikrardan yana oyunu kulandı.

 İkincisi seçmen etnik ve kimlik siyasetine oy vermedi.

Seçmen 7 Haziran seçimlerinde 13 yıl Ak Parti, iktidarına bir ikaz vermek istemiş, bir kısmı sandığa gitmemiş, bir kısmı MHP’ ye yönelmiş özellikle doğudaki Kürt seçmenlerin önemli bölümü tercihini HDP’den yana kullanmıştı. Sonucun da  ülke koalisyon seçenekleri ile karşı karşıya kalmıştı.  Öyle veya böyle bir türlü kurulamayan hükümet, vatandaşı karamsar bir durumla, ardından siyasi ve ekonomik bir kaosla karşı karşıya bırakmıştı. Bu zor durumda seçmen,  tekrarlanan 1 Kasım seçiminde istikrardan yana oy kullanarak,  istikrarı da Ak Parti'de görerek tekrar tek başına iktidara getirmiş oldu.

1 Kasım seçim sonuçları, Ak parti’yi her zamankinden daha büyük sorumluluğun altına sokmuş durumdadır. Ak parti, bu sorumluluk anlayışıyla geçmişten çok dersler çıkararak şımarmadan, millete tepeden bakmadan eski yaptığı hatalardan vazgeçerek,  1 Kasım seçim sonuçlarını iyi analiz etmesi  ve   önceki iktidar dönemlerinden her alanda daha çok çalışmak  zorundadır. Ayrıca ben seçmenin Ak Parti'ye çıkış yolu olarak son bir şans daha verdiğini düşünüyorum. Bu şansı iyi değerlendiremeyen  Ak parti’nin bir sonraki seçimlerde hezimete uğrayacağı kaçınılmazdır.

  7 Haziran seçimleri  sonrasında 1 Kasım seçimlerinin kaybedenleri, MHP ve HDP,seçim sonuçlarını iyi analiz edemedikleri ve sergiledikleri tavır ve söylemlerle 4 ay gibi kısa bir zamanda 1 Kasım seçimlerinde büyük oy kaybına uğradıkları görülüyor.

MHP  tabanın Ak parti ile kurulabilecek bir hükümete çok sıcak bakmasına rağmen ısrarla koalisyona yanaşmayıp, her şeye “ hayır” diyen bir sürü şartlar, kırmızı çizgiler öne sürerek  tabanının özellikle de  7 Haziran’da oyunu aldığı seçmenin tepkisini aldığını, sonucunda da 1 Kasım seçimlerinde partilerini  cezalandırdıklarını  düşünüyorum.  Ben bu durumu seçim esnasında sahada 7 Haziran’da MHP’ ye oy veren bir çok seçmenden açık açık  duydum ve şahit oldum .  

HDP  ise daha önce 35 millet vekili ile girdiği Meclise   80 milletvekili ile girmesine rağmen, siyasetin zeminin meclis olduğunu unutarak çareyi bir sürü illegal terör örgütlerine sırtını dayayarak önemli bir hataya düştü. Bu durum neticesinde  doğudaki halk  çok sıkıntılar yaşadı. Baskılar gördü sokağa çıkamadılar. Sokakları, hatta evlerinin önleri hendeklerle kazındı. Neticede seçmen  bu durumdan HDP’yi sorumlu tutarak cezalandırdı.  Ayrıca, kürt kökenli seçmen bu tercihi ile bence  verdiği mesaj şu ”Ben kürdüm ama ayrımcılık istemiyorum, bir vatan bütünlüğü içinde,   eşit şartlarda, özgürce hak ve hukuk içinde, hep birlikte  barış içinde yaşamak istiyorum”

Diğer taraftan 7 Haziran’dan sonra 1 Kasım seçimlerinde  CHP’de pek fazla bir şeylerin değişmediğini, koalisyon görüşmelerinde samimi görmediği ve iktidara hazır bir görüntü sergilemediğini  düşünerek oylarında bir değişiklik yapmayarak, 7 Haziran’da almış olduğu oy oranında tutmuş olduğunu görüyoruz.

Kısaca seçmen 7 Haziran’dan sonra, ülkede yaşanan  olumsuz gelişmelerden  etnik ve  kimlik siyaseti  yapan, siyasi partileri sorumlu tuttuğu ve 1 kasım seçimlerinde  cezalandırdığı,  diğer taraftan istikrardan yana oy kullandığı, o istikrarı da Ak Partide gördüğü ve ak partiyi tek başına iktidara götürdüğünü düşünüyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KATMAK İÇİN TIKLAYIN