Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci geçtiğimiz günlerde rektörlük binasından çıktıktan sonra aracına binmişti. İnci'yi protesto etmek isteyen bir grup öğrenci makam aracının önünü kesmiş, içlerinden biri ise aracın üzerine çıkmıştı. Söz konusu olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında kimlikleri tespit edilen 9'u üniversite öğrencisi, 1'i üniversitenin mezunu 10 kişinin emniyetteki işlemleri tamamlandı. Şüphelilerden 7'si Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne sevk edilirken, 3'ü serbest bırakıldı.
Soruşturma kapsamında savcılığa çıkarılan 7 şüpheliden 3'ü tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. 4 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest kaldı. E.B.G. ve C.P.Ö. çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanmıştı.
Söz konusu olayları köşe yazısında değerlendiren Hürriyet yazarı Ahmet Hakan şu ifadeleri kullandı:
"Ne zaman Boğaziçi Üniversitesi söz konusu olsa...
Hep şöyle şeyler söylüyorlardı:
Boğaziçi’nin bir kültürü vardır.
Buradaki ortam, ultra uygar bir ortamdır.
Boğaziçi kültürü mü Boğaziçi tepinmesi mi
Acayip medeni tartışmalar yapılır burada.
Her görüşe saygı, buranın en önemli özelliğidir.
Buranın her köşesinden hümanizm fışkırır.
Burada yapılan eylemler, zekâ doludur.
Şiddet, buranın kapısından bile geçmez.
Türkiye’nin en zeki çocukları, buradadır.
Bütün bunlar söylendi, söylendi, söylendi.
Ve en sonunda gelinen yer şurası oldu:
Güya protesto adına Rektör’ün makam aracının üzerine çıkıp çılgınca debelenen vandal tiplerin sergilediği anlamsız tepinmeler..."
