Alman eşinin ölmesi sonucu emekli olduktan sonra Türkiye’ye kesin dönüş yapan Şahika Atabek, memleketi Konya’ya yerleşti. Tek başına yaşamaya başlayan Atabek, bir süre sonra ailesine, hiç çocuğu olmadığı için çocuk özlemi çektiğini, ulusal bir gazeteye ’Yatılı bakıcı aranıyor’ ilanı veren ’Bekir Taşçı’nın çocuğuna bakmak için anlaştığını ve Antalya’ya gideceğini söyledi. 2005 yılının Kasım ayında Konya’dan ayrılan Atabek, aylık 1000 lira karşılığında kendisini elektrik mühendisi olarak tanıtan Bekir Taşçı’nın 2.5 yaşındaki kızına bakmaya başladı.

Yaklaşık 1 ay sonra kızlarından haber alamayan aile, polise başvurarak Şahika Atabek’in kayıp olduğunu bildirdi. Polis tarafından yapılan araştırma sonucu Şahika Atabek’in izine ulaşılamadı.

DOSYA YENİDEN AÇILDI

Konya Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, kayıp Şahika Atabek’in dosyasını geçen yıl yeniden açtı. Polis, Atabek’in ailesinden aldığı bilgiler doğrultusunda gazeteye ilan veren Bekir Taşçı’nın izini bulmak için Antalya’ya gitti. Gazeteye verdiği cep telefonu numarasından Taşçı’nın kimlik ile fotoğrafına ulaşan ekipler, ardından Şahika Atabek’e ait cep telefonunun kapanmadan önce son sinyal verdiği yeri tespit etti. Polis, oturdukları mahalleyi ve evi buldu, ancak kendisini çevresine mühendis ve MİT mensubu olarak tanıtan Bekir Taşçı’nın evindeki tüm eşyaları satarak kızıyla birlikte İzmir’e gittiğini belirledi.

12 KADINLA EVLENMİŞ

Mahalle muhtarlığında yaptıkları araştırmada Bekir Taşçı’nın yanındaki kızının isim ve soy isminin farklı olduğunu tespit eden polis, nüfusta yaptıkları inceleme sonrasında kızın babasının Efrail Göçer olduğunu belirledi. 'Bekir Taşçı' sahte kimliğini kullanan kişinin Efrail Göçer olduğunu tespit eden ekipler, bu isim üzerine yoğunlaştı. Genel bilgi taramasında, Efrail Göçer’in alıkoyma ve tacizden suç kaydı bulunduğunu belirleyen ekipler, kızının soy kütüğünü değiştirmeden de hakkında dava açıldığını tespit etti. Ekipler, Göçer’in gazeteye sürekli bakıcı ilanı verip, kadınların 12’siyle resmi nikah yaptığını, bu kadınlardan 5 çocuğu daha olduğunu belirledi.

KAZA SONUCU ÖLDÜĞÜ İDDİASI

Polis tarafından yapılan araştırma sonucu Kocaeli’nde gözaltına alınan Efrail Göçer, sorgusunda Şahika Atabek’in evinde öldüğünü söyledi. Atabek’i kendisinin öldürmediğini, kaza sonucu öldüğünü ileri süren Efrail Göçer, polise, şu ifadeyi verdi:

"Gazete ilanıyla çocuğuma bakmak için gelen Şahika Atabek ile aylık 1000 lira karşılığında anlaştık. Evimde kaldığının 10’uncu günü ben çocuğuma bakarken o da banyoya girdi. Bir anda büyük bir cızırtıyla evin elektrikleri gitti geldi. Panik içerisinde banyoya gittiğimde elinde saç kurutma makinesi bulunan Şahika’nın suratının sağ tarafının yanık bir şekilde yerde hareketsiz yattığını gördüm. Kontrol ettiğimde elektrik çarpması sonucu öldüğünü anladım. Sahte kimliğimin ortaya çıkmasından korktuğum için cesedi önce naylon poşete sardım. Ardından büyük bir valizin içerisine koyarak mahalledeki çöp konteynerine attım. Ertesi günü çöpü kontrol ettiğimde boşaltıldığını gördüm. Bakıcı kadını soran komşularıma da anlaşamadığımızı ve ayrıldığını söyledim. Yaklaşık 15-20 gün bekledikten sonra bakıcı kadına ait 150 lira ve altınları aldıktan sonra kıyafetlerini atıp evdeki eşyaları da sattıktan sonra Antalya’dan ayrıldım."

Göçer tutuklanırken, Şahika Atabek’in cesedi ise bulunamadı.

SEZEN AKSU’NUN KASEDİ DELİL SAYILDI

Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına, Efrail Göçer, tutuklu bulunduğu Konya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan SEGBİS ile bağlandı. Savcının esas hakkındaki mütalaasının okunmasının ardından sanık Efrail Göçer’e yargılamanın sona erdirileceği söylenerek, son sözü soruldu. Davanın başından beri doğruları söylediğini belirten Efrail Göçer, zor durumda olduğunu ve beraatle birlikte tahliyesini istedi.

Kısa aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Efrail Göçer’i 'kasten insan öldürme suçu'ndan ömür boyu hapse mahkum etti. Heyet, sanığın duruşmalardaki davranışları ve pişmanlık duymayışını da dikkate alarak takdir indiriminde bulunmadı.

Soruşturma sırasında toplanan ve adli emanette muhafaza edilen Sezen Aksu’nun 'Şarkı Söylemek Lazım' albümünün bulunan parmak izi nedeniyle delil olarak saklanmasına karar verildi.