"Anayasa koyucunun iradesi yok sayıldı!" Yargıtay’dan AYM açıklaması

Yargıtay Başkanlığından yapılan açıklamada, "Temel hak ve özgürlüklerin korunması, yalnızca Anayasa Mahkemesinin değil, tüm yargı organlarının görevidir" denildi.

"Anayasa koyucunun iradesi yok sayıldı!" Yargıtay’dan AYM açıklaması

Yargıtay Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Kamuoyunun gündemini meşgul eden Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay 3. Ceza Dairesinin Şerafettin Can Atalay hakkındaki kararları ile ilgili olarak, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamaya ihtiyaç duyulmuştur. Bilindiği üzere, Anayasamızın 146, 154 ve 155'inci maddelerinde yüksek mahkemeler; Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay olarak düzenlenmiş olup, birbirlerine üstünlük sıralaması öngörülmemiştir. Anayasa Mahkemesi kararlarında olduğu gibi kesinleşmiş tüm mahkeme kararları herkes için bağlayıcıdır" denildi.

"Yargıtay'ın adli yargı alanında hukukun ülkede eşit şekilde uygulanmasını sağlama görevi bulunmaktadır."

Yargıtay'ın kuruluşundan ve görevlerinden bahsedilen açıklamada, "Yargıtay 6 Mart 1868 tarihinde kurulmuş, 155 yıllık köklü bir geçmişe sahip, adli yargının en üst temyiz mercii olup üyelerinin tamamı alanlarında uzman ve deneyimli yüksek hakimlerden oluşmaktadır. Anayasa'nın madde 154/1'e göre, "Yargıtay, adliye mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adli yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme merciidir." Anayasa'nın 154'üncü ve Yargıtay Kanunu'nun 13'üncü maddesine göre, Yargıtay'ın adli yargı alanında hukukun ülkede eşit şekilde uygulanmasını sağlama görevi bulunmaktadır. Hukukun objektif, belirli ve öngörülebilir olması, eşitlik ve hukuki güvenliğin ve özellikle de adil yargılanma hakkının teminatıdır" ifadelerine yer verildi.

"Anayasa Mahkemesi adli ve idari mahkemelerce verilen kararları bozan bir mahkeme olmadığı gibi istinaf ve temyiz mercii olarak davaları yeniden incelemeye yetkili bir makam da değildir."

Açıklamada, Anayasa Mahkemesi ve bireysel başvurular hakkında, "Anayasa'nın 148. maddesinde ise Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkileri tanımlanmış, bu görevler arasına 07.05.2010 tarih ve 5982 sayılı Anayasa değişikliği ile "bireysel başvuru" da eklenmiş, 2012 yılından itibaren uygulanmaya başlanmıştır. Bireysel başvuru incelemelerinde Anayasa Mahkemesine başvurulabilmesi için "olağan kanun yollarının tüketilmesi" şarttır. Yine Anayasa'nın 148/5 hükmüne göre, "Bireysel başvuruda, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlarda inceleme yapılamaz." şeklindeki hüküm ile bireysel başvurunun yargısal sınırı çizilmiştir. Bu haliyle bireysel başvuru; temel hak ve özgürlüklere yönelik hukuka aykırı müdahalelerin kanun yollarında giderilememesi halinde başvurulabilecek ikincil nitelikte bir hak arama yoludur. Olağan veya olağanüstü kanun yolu değildir. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi adli ve idari mahkemelerce verilen kararları bozan bir mahkeme olmadığı gibi istinaf ve temyiz mercii olarak davaları yeniden incelemeye yetkili bir makam da değildir" ifadeleri kullanıldı.

"Temel hak ve özgürlüklerin korunması, yalnızca Anayasa Mahkemesinin değil, tüm yargı organlarının görevidir"

Açıklamada, Anayasa Mahkemesinin kararlarına ilişkin, "Buna karşın, Anayasa Mahkemesinin, bireysel başvuru incelemelerinde zaman zaman anayasal ve yasal sınırları aşarak Yargıtay ve Danıştay uzman dairelerince geliştirilen yerleşik içtihatları ters yüz edecek, hukuk sistemini kaosa sürükleyecek şekilde kararlar alması, kesin hüküm etkisini tamamen devre dışı bırakılmasına neden olmaktadır. Diğer taraftan, bir kısım kamuoyunun gündemini meşgul eden davalar üzerinden uygulanan iletişim stratejisi ile mevcut anayasal düzen bir kenara bırakılarak Anayasa Mahkemesinin "süper temyiz mahkemesi" olduğu şeklinde toplumsal bir algı oluşturulmuştur. Temel hak ve özgürlüklerin korunması, yalnızca Anayasa Mahkemesinin değil, tüm yargı organlarının görevidir" denildi.

"Bireysel başvuru, yargı sistemini zayıflatan sistemsel bir sorun haline gelmiştir"

Açıklamada, bireysel başvurulara ilişkin olarak da, "Türk yargı sisteminin gerçekten mevcut olan yapısal sorunlarının çözümü için elverişli bir araç olması ümit edilen bireysel başvurunun, mecrasından çıkması, yargı sistemini zayıflatan sistemsel bir sorun haline gelmiştir. Bireysel başvuru sisteminin faaliyete geçmesinden itibaren yukarıda özetlenen sorunlar Anayasa Mahkemesi üyelerinin de bulunduğu bilimsel toplantılarda defaatle ifade edilmesine, Yargıtay Başkanı'nın adli yıl açılış konuşması ile yıl sonu basın değerlendirme toplantılarında ve Danıştay Başkanı tarafından Danıştayın kuruluş yıldönümü toplantısında gündeme getirilmesine karşın, Anayasa Mahkemesinin kararlarındaki anayasal ve yasal yetki aşımı olarak değerlendirilen benzer uygulamalar artarak devam etmiştir" ifadelerine yer verildi.

"Anayasayı korumak amacıyla kurulan Anayasa Mahkemesi, anayasa koyucunun iradesini yok sayarak Anayasa'nın 83'üncü maddesindeki atıf nedeniyle somut olaya uygulanması gereken 14'üncü maddesini işlevsiz bırakmıştır"

Anayasa Mahkemesinin Can Atalay kararı hakkında ise, "Bizatihi Anayasayı korumak amacıyla kurulan Anayasa Mahkemesi, tartışmalara konu olan davada, anayasa koyucunun iradesini yok sayarak Anayasa'nın 83'üncü maddesindeki atıf nedeniyle somut olaya uygulanması gereken 14'üncü maddesini işlevsiz bırakmıştır. Anayasal düzene uymayan bu bakış açısının etkisi ile bazı kararlarda yüksek mahkeme olan Yargıtay ve Danıştay'ın derece mahkemesi olarak nitelendirilmesi, tartışmalara konu olan Şerafettin Can Atalay dosyasında olduğu gibi terör suçlarına bakan ve tamamen yargısal bir görev ifa eden Yargıtay 3. Ceza Dairesinin "88. Anayasa Mahkemesince tespit edilen ihlalin altında yatan sorunları giderme yönünde kamu gücünü kullanan makamlar genel bir yükümlülüğe sahip olmasına karşın Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi içtihadına aykırı davranmış, benzer ihlalleri önleme yükümlülüğünü yerine getirmemiş; aksine başvurucunun anayasal haklarını -Anayasa'nın parlamentoya verdiği bir yetkiyi kullanarak- daraltıcı bir şekilde yorumlamak suretiyle ihlal etmiştir." biçimindeki sözlerle anayasayı ihlal suçunu işlediği ithamında bulunularak hedef gösterilmesi gibi son derece vahim, kabul edilemez hukuki hatalar, bireysel başvuru kararlarının vazgeçilmez dili olmuştur" ifadeleri kullanıldı.

Anayasa Mahkemesinin kararının ardından gelen tepkilerin üzüntüyle karşılandığı belirtilen açıklamada, "Yukarıda örneklenerek değinilen Anayasa Mahkemesinin uygulamalarının doğurduğu hukuki sonuçlar gözetilmeksizin, bir yüksek mahkeme olan Yargıtay ve Yargıtay 3. Ceza Dairesinin yargısal görev ve yetkisi kapsamında verdiği kararlara yönelik yüksek yargı kurumlarının saygınlığını zedeleyen ve eleştiri sınırlarını aşan haksız tepkiler üzüntüyle karşılanmaktadır. Hukuki güvenliğin, toplumsal barışın ve hukuki öngörülebilirliğin sağlanması bakımından Anayasa'dan aldığı yetkiyle Yargıtay, bireysel başvurunun mevcut haliyle uygulanmasının doğurduğu sorunların giderilmesi ve karşılaştırmalı hukukta kabul edilen standartlara göre geliştirilmesi konusunda ihtiyaç duyulan, anayasal ve yasal çalışmalarda gerekli desteği sağlamaya her zaman hazırdır" ifadelerine yer verildi.

KAYNAK: İhlas Haber Ajansı (İHA)

0
0
0
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KATMAK İÇİN TIKLAYIN
Son Haberler
Son dakika! Kpss Lisans başvuruları başladı! İşte ayrıntılar...
Son dakika! Kpss Lisans başvuruları başladı! İşte ayrıntılar...
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndan kredi açıklaması!
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndan kredi açıklaması!
Son dakika! Cuma namazı çıkışı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan açıklama!
Son dakika! Cuma namazı çıkışı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan açıklama!
Polis aracına arkadan çarptı! Bakın aracın içinden çıkan o ünlü kimmiş?
Polis aracına arkadan çarptı! Bakın aracın içinden çıkan o ünlü kimmiş?
Çok Okunanlar
Güzel oyuncu Alina Boz’un ricası şaşırttı! ‘Benim kocam var’
Güzel oyuncu Alina Boz’un ricası şaşırttı! ‘Benim kocam var’
Memur, memur emeklisi, SGK ve Bağ-Kur emeklisinin 4 aylık enflasyon farkı belli oldu
Memur, memur emeklisi, SGK ve Bağ-Kur emeklisinin 4 aylık enflasyon farkı belli oldu
Emekliye 3 bin liralık müjde! Kurban bayramı ikramiyesi ne zaman yatacak?
Emekliye 3 bin liralık müjde! Kurban bayramı ikramiyesi ne zaman yatacak?
Güncel altın fiyatları ne kadar, Bugün altın kaç TL? 3 Mayıs güncel gram çeyrek altın fiyatları
Güncel altın fiyatları ne kadar, Bugün altın kaç TL? 3 Mayıs güncel gram çeyrek altın fiyatları
Yorumlananlar
Ekrem İmamoğlu CNN International'a verdiği röportajda ''Hamas terör örgütüdür'' dedi
Ekrem İmamoğlu CNN International'a verdiği röportajda ''Hamas terör örgütüdür'' dedi
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Fatih Erbakan'a çok sert Gazze tepkisi: ''Hesabını ebedi alemde vereceksiniz''
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Fatih Erbakan'a çok sert Gazze tepkisi: ''Hesabını ebedi alemde vereceksiniz''
CHP, Saadet Partisine verdiği ödünç vekili geri çağırdı, TBMM'de Saadet Partisi grubu düşüyor
CHP, Saadet Partisine verdiği ödünç vekili geri çağırdı, TBMM'de Saadet Partisi grubu düşüyor
Bakan Şimşek, açıklama yaparak KDV tartışmalarına son noktayı koydu! ''KDV artışı yapılmadı''
Bakan Şimşek, açıklama yaparak KDV tartışmalarına son noktayı koydu! ''KDV artışı yapılmadı''