Gazeteci Fatih Altaylı tarafından sunulan Teke Tek programına katılarak burada kendisine yöneltilen soruları yanıtlayan ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHPli İzmir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki iddialara ilişkin de konuştu. Kanal İstanbul hakkındaki söylemlerinden dolayı İBB Başkanı İmamoğlu'na soruşturma açıldığı iddiaya değinen Bakan Soylu, soruşturma talimatını kendisinin verdiğini söyledi.
"BİZ DEVLET İDARE EDİYORUZ"
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in iddialarına değinen Bakan Soylu, "Ekrem İmamoğlu'nun, Sayın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın bu konudaki değerlendirmesi. Bugün sabah İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Akşener bir televizyon programında söylemiş. Ben dinlemedim ama arkadaşlar ilettiler. İşte "Ya Kanal ya İstanbul" konusunda bölücülük, işte kendisine ait söylemlerinden dolayı bir soruşturma açıldı. Şimdi siyasal stratejistler, siyasal yorumcular farklı düşünebilirler. Bu siyaset alanında olabilir ama biz devlet idare ediyoruz ve kurallarla idare ediyoruz." şeklinde konuştu.
"ŞU ANDA BİR DEVLET YATIRIMI"
Kanal İstanbul projesinin devlet yatırımı olduğunu vurgulayan Bakan Soylu, bir belediye başkaının projeye yönelik eleştirilerini ifade edebileceğini söyledi ve "Hükümet bir projeye adım attığı andan itibaren o bir devlet yatırımına dönüşür. Şu anda bir devlet yatırımıdır. Yani sadece hükümet değil devlet yatırımıdır. Yani karar verici mekanizma kararını verir ondan sonra da mesele devlet yatırımına döner. Şimdi burada karar verilmiş.
Elbette ki bir belediye başkanı kendi bulunduğu alanla ilgili eğer bu projeyi beğenmiyorsa, hükümet ve kamu yatırıysa bununla ilgili yatırımlarını hatta eleştirilerini ortaya koyabilir." ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE'NİN HALİNE BAKARIZ"
Belediyenin bu konuda kaynak kullanamayacağını belirten Bakan Soylu, "Belediyenin kendi imkanlarını kullanarak belki çizgi çekilmesi gereken alan burası. Belediyenin kendi imkanlarını kullanarak bu konuda buna kaynak ayıramaz. Bu benim kuralım değil. Eğer bu konuda keşke yapılmasa diyen varsa TBMM orada. Biz demokratik bir ülkede yaşıyoruz. TBMM'de pek çok kanun çıkıyor. Özellikle siyasi partilerin uzlaşmasıyla çıkan kanunlar var. Bunu değiştirirler ve bizim gibi bu konuda uygulayıcılarında ellerini kolaylaştırırlar. Diye bilirler ki "Hayır kardeşim biz kamu kaynaklarını belediye kaynaklarını bir projenin yürümemesi için kullanabiliriz". Ben de o zaman şunu söylüyorum Türkiye'nin haline bakarız. Yani kamu kaynakları siyasetin ana konusu haline gelir ki bu tehdittir ve tehlikedir. Yani kanun koyucu bunu bu açıdan koymuştur." dedi.
"İŞGÜZAR DA BENİM, YALAKALIK YAPAN DA"
Bu ifadelerin incitici olduğunu belirten Bakan Soylu, "Orada şahsıma da incitici cümleler sarf edildi. İşgüzar benim! Sayın Cumhurbaşkanımıza yalakalık yapan da benim. Yani tarif edilen...
Ben sözümü açık söyleyen bir insanım. İşgüzar da benim, Sayın Cumhurbaşkanına yerini koruyabilmek ve kollayabilmek için yakalık da yapan benim. Bunların incitici olduğunu şahsım adına düşünüyorum ve doğru olmadığını düşünüyorum." şeklinde konuştu.
