Bu yazımızda son zamanlarda sıkça zikredilen kodlama kavramını ve bu kavramın çocuklara, gençlere ve ülkemizin geleceğine evet doğru okudunuz ülkemizin geleceğine etkilerini ele alalım istedik.

Kodlama (Programlama) hayatımızın her alanında bizi sarıp sarmalayan teknoloji ve teknolojinin kullanımı için gerekli olan yazılımın yani kullandığımız programların temelini teşkil eder. Masaüstü bilgisayarlar, dizüstü bilgisayarlar, tabletler, telefonlar hayatımızın her anında bizlerle birlikteler. Aslında bizi kendine bağlayan bu cihazlar değil bu cihazlar için kodlanmış olan programlardır onları vazgeçilmez kılan. Sadece gündelik yaşantımızda değildir kodlama; Kamu Hizmetleri, Savunma Sanayi, Eğitim, Sağlık, Enerji gibi daha önem arz eden alanlarda da kodlama ile karşılaşırız. Kısacası kodlama; söylediklerimizi, istediklerimizi yapması için elektronik cihazlara beceri kazandırmaktır.

Yazdıklarımızdan yola çıkarsak eğer kodlayan olmanın, dijital dünyada daha büyük söz sahibi olunacağı gerçeğini açık ve net olarak ortaya koymaktadır.

Günümüzde, tüm dünyada son yıllarda kodlama yapma yaşının daha küçük yaşlara indirgenmesi konusunda fikir birliği oluşmuştur. Kodlama öğrenilmesindeki hedef, herkesin programcı olması gayesi değildir elbette. Kısacası ele alalım kodlamanın çocuklara neler kazandırabileceği konusunu.

Çocukların algoritmik düşünce sistemlerini geliştirerek yapılacaklara ait işlem adımlarının planlanmasını yapabilme becerisi kazandırır.

Analitik düşünme becerisi kazandırır. Problemlerin çözümü sırasında problemin parçalanarak problem olmaktan çıkarılmasıdır aslında analitik düşünme. Çünkü küçük sıkıntılarla uğraşmak büyük sıkıntıları gidermekten daha kolaydır.

Teknolojiyi sadece kullanan olmayı değil aynı zamanda üretmenin hazzını yaşamalarını sağlar.

Ezberleyerek değil muhakeme eden;  problemler karşısında pes eden değil çözüm yolları üreten; dijital platformlarda sadece tüketen değil üreterek yetişen çocuklar ve gençler elbette ilerleyen süreçlerde özellikle altı çizilmesi gereken milli yazılımlar ile dijital dünyada ulusal güvenliği de sağlayan ve bilişimi ihraç eden bir geleceği inşa edebileceklerdir.

Milli Eğitim Bakanlığının kodlama eğitimlerini ilköğretim çağından itibaren zorunlu hale getirme noktasındaki düşünce ve gayreti takdire şayandır. Bu noktada okullarımızdaki bilişim teknolojileri ders öğretmenlerimizin ve derslerin sayısı artırılarak ve kodlamanın geleceğimize de yön verecek bir kavram olduğunun bilinciyle çocuklarımıza bu noktada rehberlik etmek gerekmektedir.