19 Ekim 2018 yılında meydana gelen olayda, uyuşturucu ticareti yaptığı öne sürülen ve hakkında 'adam öldürmek', cinayete azmettirme', 'FETÖ üyeliği' gibi suçlamalar da bulunan Naci Şerifi Zindaşti, 3 adamı ile birlikte tahliye edilmişti. Tahliye kararına itiraz eden savcılık, Zindaşti hakkında yeniden yakalama kararı çıkarttı.
Bu gelişmelerin ardından gündeme Burhan Kuzu ismi geldi ve Zindaşti'nin tahliye kararının arkasında Kuzu'nun olduğu öne sürüldü.
Cumhuriyet'in haberine göre, Naci Şerifi Zindaşti'nin, Burhan Kuzu'nun nüfuzunu kullanarak yargıya baskı yaptığı iddialarına ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı açıklama yaptı. Yapılan açıklamada başsavcılık yetkilileri, Kuzu hakkındaki soruşturmanın 'Özel Soruşturma Bürosu' tarafından yürütüldüğünü belirtti.
Ayrıca, Hakimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) gelen dosyanın, Zindaşti'nin kızı ve şoförünün öldürülmesi olayının azmettiricisi olduğu iddiası ile yargılanarak beraat eden Orhan Ünğan'ın şikayeti üzerine başlatılan soruşturma dosyasıyla birleştirildiği de alınan bilgiler arasında yer aldı. Ünğan'ın 18 Kasım 2019'de Özel Soruşturma Bürosu'na Kuzu'nun yargılamaya müdahalede bulunarak Zindaşti'nin tahliye edilmesini sağladığı yönünde ifade verdiği öne sürüldü.
"HAYATIM BOYUNCA YARGI BAĞIMSIZLIĞINI SAVUNDUM"
Burhan Kuzu, Zindaşti'nin tutuklandıktan sonra tahliye edilmesiyle ilgili olarak kişisel Twitter hesabında paylaşımda bulunmuştu. Konu ile ilgili olarak daha önce de açıklama yaptığını belirten Kuzu, "Zindaşti meselesi ile çok uzun zaman önce bir açıklama yapmıştım. Bir anayasa profesörü olarak, hayatım boyunca yargı bağımsızlığını savundum ve siyasi görevlerimde önemli katkılar yaptım. Yargı mensuplarımıza baskı yapmadım. Esasen benim hukuk anlayışıma asla uygun değildir." ifadelerini kullanmıştı. Kuzu, söz konusu iddiaların FETÖ projesi olduğunu da öne sürerek kendisini savunmuştu.
