Lykov ailesi, Sibirya'nın Erinat Nehri kenarında ıssız bir tayga bölgesinde tam 42 yıl her şeyden uzak yaşadılar. İşte tesadüfen bölgeye gelen jeologlar tarafından bulunan Lykov ailesinin filmlere, kitaplara konu olan hikayesi...

Babası komünistler tarafından öldürülen Karp Lykov tüm ailesini alarak Sibirya'nın kervan geçmez bölgesine göç ediyor. Göç ediyor etmesine ama yanlarında hiçbir şeyleri yok.

Yaşayabilmek için mecburen avlanmak zorunda kalıyorlar. Avlanmayı pek beceremeyince patates ve çavdar ekiyorlar ama kar yağınca bu mahsullerden de oluyorlar.

Lykov ailesini hayatta kalabilmek için ayakkabılarını ve ağaç kabuklarını yemeye başlıyorlar. Çocukları doysun diye yemek yemeyen anne Akulina Lykov açlıktan ölüyor.

Kıyafetlerini otlardan, ayakkabılarını huş ağacı kabuklarından yapan Lykov ailesi 42 yıl sonra tesadüfen jeologlar tarafından bulunuyorlar.

Tabi 42 yıl içinde çocuklar büyümüş ve bunca zaman birbirlerinden başka kimseyi görmedikleri için bu yabancı insanlardan korkuyorlar. Sonra dost oluyorlar. Jeologlar onları gerçek dünyaya dönmeleri için ikna etmeye çalışıyor ama başarılı olamıyorlar.

Zamanla aile üyeleri teker teker hayatlarını kaybediyorlar. Sonunda sadece ailenin en küçüğü Agafia Lykov hayatta kalıyor, bilim insanları ısrar etse de bulunduğu yeri asla terk etmiyor. Şu an 75 yaşında olan Agafia ise gönüllü insanların yardımları ile ailesinden kalan kulübesinde bir düzineye yakın kedi ve köpeğiyle yaşamaya devam ediyor.