Yazıcı, Habertürk televizyonunda katıldığı programda, devam eden AK Parti-MHP Milli Mutabakat Komisyonu toplantısında ilkelerin belirlendiğine değinerek, ittifakın isminin ya "Cumhur İttifakı" ya da "Milli Mutabakat İttifakı" olacağını açıkladı.
Partilerin oy pusulasında görünürlüğünün sağlanması ve ittifaka giren partilerin seçim sonucunda hazineden alacakları desteğin de kesilmesini önleyecek bir prosedür uygulanması konularında mutabakata vardıklarını bildiren Yazıcı, bunun nasıl formüle edileceğinin henüz netleşmediğini, komisyon nihai sonuca vardıktan sonra, alternatiflerin parti liderlerine sunulacağını, liderlerin de mutabık kalmasının ardından konunun partilerin yetkili organlarına geleceğini ifade etti.
"Tek mühür daha doğru gibi bir formülasyon ortaya çıkıyor"
"Tek mühür-çift mühür" tartışmalarına ilişkin Yazıcı, "Seçmeni, çok karmaşık prosedürlerle muhatap etmemek gerekir. Sanırım, bu çerçevede tek mühür daha doğru gibi bir formülasyon ortaya çıkıyor." dedi.
Milletvekili listesinin nasıl oluşacağının henüz netleşmediğini anlatan Yazıcı, "Bu ittifak, Türkiye kadar geniştir, 80 milyonu kuşatacak kadar değerlidir. 'Ben milli mutabakat içinde yer almak istiyorum' diyen ve katkı verebilecek her siyasi kuruma açık." değerlendirmesinde bulundu.
"Yüzde 10 barajı korunacak"
Çalışmalarda seçim barajı konusunun tartışılmadığını vurgulayan Yazıcı, "Temsilde adalet, yönetimde istikrar bakımından yüzde 10 barajının korunacağı konusunda hemen hemen tartışma yok gibi." ifadelerini kullandı.
"Seçim ittifakına ilişkin düzenleme, Meclis gündemine gelecek ilk uyum paketinin içinde yer alacak mı?" sorusu üzerine Yazıcı, parti liderlerinin müzakeresinde konunun netleşeceğini kaydetti.
Erken seçim iddiaları için Yazıcı, "Şehir efsanesi, bu da seçim efsanesi." değerlendirmesini yaptı.
Yazıcı'nın açıklamaları:
Muhalefet partisi sayın Genel Başkanı saçmalıyor. Afrin operasyonu dolayısıyla sayın Başbakanımız 22 Ocak'ta kendilerini davet ettiler ve bilgilendirdiler. Afrin operasyonunun hedeflerini kendileri ile paylaştılar. O da toplantıdan çıkışta bilgilendirmeden memnun olduğunun altınız çizdi. Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar gibi, bir süre sonra 'Afrin'e girmesinler'. Bizim güvenlik konularımızı belirleyen bir sürü kurum var. İş olsun diye, Türk ordusu, devleti, hükümeti bir operasyon içinde değil. Terörist unsurlar orada kalsın demenin bir mantığı yok. Türkiye bunları takip ediyor, bunlarla mücadede ediyor.
ABD'NİN TUTUMU
Amerika anlamazlıktan geliyor. Anlıyor da anlamazmış gibi gözüküyor. Türkiye'nin kaygılarını çok iyi anlamaları gerekir. Suriye'de olup bitenlerin Türkiye için tehdit içermesinden ABD'nin davranışlarının yardımcı olduğu olgusunu da ciddi şekilde ele alması gerekiyor. Birkaç gün önce PKK'nın Kandil'den unsurlarının PKK/YPG'ye yardım yapmak üzere kaydığına ilişkin yayınlar var, veriler var. Bunlar olup biterken ABD'nin PYD/YPG'yi silahlandırması, olağanüstü ölçekte, hedefi, amacı anlaşılır değil.
ABD'YE 'YPG DAVASI' HAZIRLIĞI
Bütün mekanizmaların işlerlik kazanabilmesi BM Güvenlik Konseyi'nin oluşturacağı tavra bağlı. Güvenlik Konseyi üyelerinin, işte YPG/PYD'nin Moskova'da ofisleri var. Amerika tanımıyor terör örgütü olarak. Çin tanımıyor, Fransa öyle böyle. Evveliyetle PYD/YPG'nin terör örgütü olduğuna ilişkin kanaatin karara dönüşmesi gerekir. Bu kararı oluşturduktan sonra terör örgütüne yardım eden ülkelerin, grupların da Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaları söz konusu olabilir. Bosna Hersek'te insanlık suçu işleyenler nasıl yargılandı? Prosedürler devreye girebilir, ama bu mekanizmaları işletmek lazım. Türkiye bu konuda bir çalışma yapıyor. Madem ki bu konuda mekanizmalar var, onları nasıl işler hale getirebiliriz, bu konuda çalışma var.
AK PARTİ- MHP İTTİFAK ÇALIŞMALARI
Hazine yardımını kesmeyecek düzenleme olacak. Zor bir formülasyon ama inşallah başaracağız. Ya Mlli Mutabakat ya da Cumhur İttifakı olacak. Çalışmalarda artık baraj tartışılmıyor. Vatandaşların işini kolaylaştırmak için tek mühür olabilir
