Dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını ile mücadelede sağlık çalışanları canlarını hiçe sayarak yaptıkları görevleri sırasında unutamayacakları anlara şahitlik ediyor.

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Görevlisi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz da hastalarına şifa dağıtırken duygusal zamanlar yaşıyor.

Koronavirüsün Türkiye'de görüldüğü marttan itibaren çok sayıda hastanın tedavi için başvurduğu Ankara Şehir Hastanesi Acil Servisinde görev yapan Bilim Kurulu üyesi Doç. Dr. Kayıpmaz, AA muhabirine koronavirüse yakalanan ve kısa süre içerisinde hayatını kaybeden bir hastayla aralarında geçen ve kendisini derinden etkileyen konuşmayı anlattı.

Kayıpmaz, 55 yaşındaki erkek hastanın katıldığı bir taziye sonrasında koronavirüs tanısı aldığını, solunum sıkıntısı gelişmesi üzerine de Ankara Şehir Hastanesi'ne sevk edildiğini söyledi.

Hastanın bilinen hiçbir rahatsızlığı bulunmadığını, sigara kullanmadığını, sağlıklı ve atletik yapıya sahip birisi olduğunu dile getiren Kayıpmaz, "Yoğun bakıma yatışını organize ettik. Yoğun bakıma geçişi sürecinde benimle bir diyaloğu olmuştu. Beni yanına çağırdı. 'Hocam ben ölecek miyim? Bana doğruyu söyleyin' dedi. Aslında o an ki durumu ile hastanın kısa süre sonra vefat edebileceğini ben de beklemiyordum." dedi.

"TELKİNDE BULUNDUM, 2 GÜN İÇİNDE VEFAT HABERİ GELDİ"

Kayıpmaz, hayatını kaybeden hastasıyla arasında geçen unutamadığı o diyaloğu şöyle aktardı:

"Solunum sıkıntısı vardı. Durumu ciddiydi. Bu kadar hızlı ilerleyeceğini açıkçası düşünmemiştim. Ben de kendisine telkinde bulundum. 'Hiç merak etmeyin, hastanemizde her türlü olanak, ilaç var. Her türlü destek şansımız var' dedim. 'Siz bize emanetsiniz, biz bundan sonra sizi acil servisteki kritik bakım alanından yoğun bakıma nakledeceğiz. Tedavileriniz orada başarılı bir şekilde yürütülecek. Hiç merak etmeyin' diyerek kendisine telkinde bulundum. Ne yazık ki 2 gün sonra vefat haberini aldım. Bu benim için son derece üzücü oldu. Bir hekim hiçbir zaman hastasını kaybetmek istemez."

Bütün sağlık çalışanlarının çok yoğun çaba içinde olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Kayıpmaz, "Bütün sağlık çalışanları, havuza dolan suyu tahliye etmenin derdinde. Şu anda havuza 5 kova su doluyor, 3 kova boşalıyor. Yarın bu havuza dolan kova sayısı 10-15'e çıkarsa, bunu boşaltmak güç olacak. Bunun kontrolü bizim elimizde." diye konuştu.