Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın kaybolmasıyla ilgili, Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğunda yapılacak aramayı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz'ın yöneteceği öğrenildi.
HAVAALANINDA SIKI ARAMA
S.arabistan’dan iki özel jetle gelen 15 kişilik ekipten 7’sinin Kaşıkçı’dan yarım saat önce konsolosluğa girdiğini kameralar belirledi. Bu ekip, konsoloslukta 2-3 saat kaldıktan sonra 3 araçla ayrılıp havaalanına gitti. Havaalanı polisi tüm ekibe üst araması yaptı. Tüm valiz ve çantalar da tekrar tekrar X-RaY cihazından geçirildi. Ayrıca uçağın içi ve kargo bölümü de didik didik arandı. Şüpheli bir şey bulunamayınca uçakların kalkışına izin verildi.
PERSONELE KAYIT CİHAZI
Öte yandan bu 15 kişilik ekip İstanbul’da başkonsolosluğa yakın iki ayrı otelde 4 gün için rezervasyon yaptırmıştı. Ancak bir gece bile kalmadan döndüler. Diğer çarpıcı iddiaya göre de 2 Ekim’de binada çalışan 28 Türk’e, diplomat toplantısı gerekçesiyle izin verildi. 4 Ekim’de başkonsolosluk çalışanlarının üzerine ses ve görüntü kaydeden kameralar takıldı. Başkonsolosluktaki birkaç kapının kilidinin de geçen hafta değiştirildiği öne sürüldü.
SON RÖPORTAJINDAN
Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim’de kaybolmadan 3 gün önce BBC’ye verdiği son röportajında, “Suudi arabistan’da eleştiri yapan gazeteciler tutuklanıyor. Tutuklananlar muhalif bile değil. Bu insanları korkutuyor” demiş.
MÜNEVVET KARABULUT GİBİ ARANACAK
Milliyet Gazetesi'nin haberine göre; Kaşıkçı’nın binada öldürüldüğü iddialarına ilişkin olarak da Münevver Karabulut cinayetinin işlendiği Bahçeşehir’deki evde yapılan aramanın bir benzeri burada gerçekleştirilecek. Temizlenmiş bile olsa kan izleriyle kimyasal tepkimeye giren Luminol adlı özel bir kimyasal madde ve kızılötesi ışık kullanılarak Kaşıkçı’ya ait bir iz olup olmadığı belirlenecek.
Karabulut cinayetinde de Bahçeşehir’de yapılan aramada aynı yöntemle iz sürülmüş, yapılan incelemede yoğunlukla Cem Garipoğlu’nun odasında ve tüm evin içinde kan izine rastlanmıştı. Aramaya özel ekiple birlikte K9 köpekleri de katılacak.
1.5 SAAT KALDILAR
Suudi gazetecinin kaybolmasına ilişkin polis şu ana kadar bölgedeki ev ve işyerlerine ait 150 kameranın görüntülerini inceledi. NTV’nin haberine göre polis, konsolosluğu net olarak gören 2 kamera olduğunu vurguladı. Kamera görüntülerinden 7 şüpheli tespit edildi. Bu 7 şüphelinin, Kaşıkçı’dan 30 dakika önce başkonsolosluğa girdiği ve içeride 1.5 saat kalıp 14.00 sıralarında binadan 3 araçla ayrıldığı ifade edildi. Konsolosluktan çıkan 3 aracın farklı yönlere gittiği ve bu araçlardan ikisinin plakasının tespit edildiği açıklandı.
KONUTA MI GÖTÜRÜLDÜ?
Suudilerin, Türk polisine binada detaylı arama izni vermesinin, Cemal Kaşıkçı’nın içeride öldürülmediğini gösterdiği belirtiliyor. O gün binadan ayrılan siyah renkli, camları siyah filmle kaplı Mercedes Vito marka aracın, konsolosluğa 200 metre mesafede bulunan Başkonsolos Muhammed El Katibi’nin rezidansına gittiği ve burada 4 saat kaldığı ifade edildi. O gün rezidanstaki Türk görevlilerin apar topar izne çıkarıldıkları öğrenildi. Kaşıkçı’nın siyah Vito’da olabileceği değerlendiriliyor.
1 SAATTE HAVALANDI
Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’nda kaybolduğu gün, Suudi Arabistan’dan İstanbul’a gelen 2 uçakla ilgili detaylar ortaya çıkmaya başladı. 9 yolcu taşıyan HZ-SK2 kuyruk numaralı uçak Kaşıkçı konsolosluğa girmeden saatler önce Atatürk Havalimanı’na indi. HZ-SK1 kuyruk numaralı diğer jet ise 17.15’te Atatürk Havalimanı’na indi ve yine 18.20’de havalanıp Mısır’a gitti.
NİŞANLISI AK PARTİLİLERE HABER VERDİ
İlk gelen uçaktaki ekip 2 Ekim’de iki ayrı otele giriş yaptıktan sonra eşyalarını bırakıp başkonsolosluğa gitti. Otel rezervasyonları ayın 5’ine kadar olmasına rağmen aynı gün geldikleri jetle 22.46’da Birleşik Arap Emirlikleri’ne uçtular. Kaşıkçı başkonsolosluktan çıkmayınca kapıda bekleyen nişanlısı Hatice Cengiz, AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay’a ve yetkililere haber verdi.
UÇAĞIN KABİNE BÖLÜMÜ DİDİK DİDİK ARANDI
İhbar üzerine harekete geçen polisin, Atatürk Havalimanı’nda bekleyen HZ-SK2 kuyruk numaralı jetin yolcularını üst aramasından geçirdiği ve bagajlarını da X-RAY cihazında tekrar tekrar kontrol ettiği belirlendi. Apronda bekleyen uçağın kabini ve kargo bölümü de didik didik arandı. Aramalar temiz çıkınca, uçağın kalkışına izin verildi.
