Son dönemde bazı sanatçılar, uluslararası organizasyonlarda ve etkinliklerde Türkiye Cumhuriyeti devletine ve hükümetine yönelik eleştirilerde bulunuyor. Özellikle yurt dışında katıldıkları organizasyonlarda Türkiye'yi konuşmalarında eleştiren sanatçılar, Türk kadınlarının durumunu gündeme getirerek ülkenin özgürlük algısını sorguluyorlar.
Son örneklerden biri, Cannes Film Festivali'nde yönetmen Nuri Bilge Ceylan'ın "Kuru Otlar Üstüne" filmindeki rolüyle 'en iyi kadın oyuncu' ödülünü kazanan Merve Dizdar oldu. Ödül töreninde Türkiye'de yaşayan kadınların durumuna dikkat çeken Dizdar'ın konuşması sosyal medyada tartışmalara yol açtı. Birçok kişi, Dizdar'ın "Masumlar Apartmanı" dizisiyle tanınmasını hatırlatarak tepkisini dile getirdi.
Ayrıca şarkıcı Melek Mosso da katıldığı bir ödül töreninde kadın haklarıyla ilgili açıklamalar yaptı. Mosso, aldığı ödülü kadınlar adına kabul ettiğini belirtirken daha önce yaptığı bazı sosyal medya paylaşımları da gündeme geldi. Mosso'nun seçim dönemindeki bir paylaşımı, bazı kişiler tarafından eleştirildi. Haber7'den Nursena Akbaba'ya açıklamalarda bulunan sanat dünyasının tanınan isimleri, ülkesini Batı'ya şikayet eden sanatçılara tepki göstererek, kamu kurumlarına bu sanatçılara kapı açmamaları yönünde çağrı yaptılar.
Merve Dizdar ve Melek Mosso'nun konuşmlaranı eleştiren Sanat dünyasındaki isimler;
AK Parti Manisa Milletvekili Bahadır Yenişehirlioğlu:
AK Parti Manisa Milletvekili Bahadır Yenişehirlioğlu, sanatçıların tepki çeken tutumunu eleştirerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kadına bakış açısı ve kadın politikalarına vurgu yaptı. Yenişehirlioğlu, Merve Dizdar'ın TRT'de popüler hale geldiğini ve bu sayede varlığını sürdürdüğünü belirtirken, ayrıştırıcı ve hayal mahsülü açıklamaların anlamının olmadığını ifade etti. Yenişehirlioğlu, bu tür açıklamaların tekrarlanabileceğini ve bu konuda daha fazla karşılaşacağımızı sözlerine ekledi.
"Merve Dizdar ise TRT’de parlayan bir sanatçıdır. TRT'nin ona verdiği imkan sayesinde varlığını göstermiş ve kurgulamıştır. Ayrıştırıcı, ötekileştirici ve hayal mahsülü açıklamaların hiçbir anlamı ve gereği yok. Merve Dizdar, ödül aldığı 76. Cannes Film Festivali'nde bir kesime mavi boncuk göndermek durumuna kaldı. Türkiye muhaliflerine şirin olmayı amaçladı. Yaptığı açıklama bu doğrultuda. Bu tür açıklamalar ilk ve son da olmayacak. Bunun tekrarlarını göreceğiz.
Yaptığı açıklamalarda millet iradesini hazmedemediğini görüyoruz. Kişi kendinden bilir işi neticede. Millet iradesine küfür eden bir algıyı bizim kabul etmemiz mümkün değil. Bu tür açıklamaları ben kabul edilemez buluyorum. Öte yandan bu tür açıklamaları da yapan kişilerin belediyelerce taltif edilip programlara davet ediliyor olmasını çokta sağlıklı bulmuyorum.
İngiliz veya Fransız bir oyuncunun, bu tür ödül törenlerinde ülkesini yargılayan açıklamalarına şahit olmuyoruz. Ama bizim sanatçılarımızın buna tenezzül etmesine ne sağlıklı ne anlamlı buluyorum. Başta ana muhalefet partisi olmak üzere ülkemizi her fırsatta yurt dışına şikayet etmeleri bir gelenek haline geldi ki bunu kabul edilemez buluyorum. Bu tip sanatçılar kendi şöhretlerini halkın kendilerine göstermiş olduğu teveccühten alıyorlarsa bu coğrafyanın milli manevi değerlerine ve kültür kodlarını hiçe saymamalılar. Türkiye düşmanlığı yapan entelijansiyalara imkan doğuran bu tür açıklamalar hiç kimse tarafından kabul görülmüyor."
Ali Nuri Türkoğlu: Merve Dizdar ve Melek Mosso'nun açıklamaları hakkında Bu davranışların popülist ve ucuz bir söylem olduğunu belirten Türkoğlu, bunların ucuz PR çalışmaları olduğunu söyledi. Ülkesini kötüleyen sanatçıların kendisini bu ülkeye ve millete ait hissetmediğini belirten ünlü sanatçı, kamu kurumlarına da çağrıda bulundu.
"Halkın taleplerine, halkın acılarına ve halkın kendisini rencide edilmiş gibi hissetmesine neden olan bu tarz açıklamalara onların da tepki vermelerini ve duyarlı olmalarını istiyorum. Vicdanlarımızı yaralayan insanlara kapı açıyorlar ve buna izin veriyorlar. Cesaret sahibi olmalarına ön ayak oluyorlar. Bu tarz vicdan yaralayıcı sözlerle toplumun bir kesimi küçük gören, aşağılayıcı sözlere karşı kamu kurumlarını sorumluluğa davet ediyorum. Bu kimsenin ekmeğiyle oynamak anlamına gelmiyor. Ancak birileri de halkın belli bir kesimini rencide ederken ekmeğini de hesabını da düşünmek zorunda."
Türk Halk Müziği sanatçısı Aydın Beyoğlu:
"Maalesef bazı sanatçılar belli bir aşamaya gelene kadar normal bir vatandaş gibi davranıyor. Ancak ne zaman ki güç ve şöhretin kapılarını aralanıyor işte o vakit gerçek yüzleri de ortaya çıkıyor. Her ne kadar eleştirilerde bulunsalar da fırsatların da onlara sunulduğunu görebiliyoruz. Biz hiçbir zaman insan ayrıştırmadık fakat bizi ayrıştırmaya çalışıyorlar. Sanatçı ahlakı güzel, birleştiren ve bütünleştiren kişi olmalı." söylemlerinde bulundu.
